Trump’ın Başkanlığı döneminde barış arayışlarının yoğunlaştığı Kafkasya, nihayetinde uzun süredir devam eden Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki çatışmaların ardından yeni bir anlaşmaya imza attı. 2023 yılı itibarıyla, Azerbaycan ve Ermenistan hükümetleri arasında sağlanan mutabakat, bölgede istikrar ve güvenliğin sağlanması yönünde önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Bu anlaşmanın detayları ve Kafkasya'daki etkileri, uluslararası siyasette pek çok soruyu gündeme getiriyor.
Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki çatışmalar, Sovyetler Birliği’nin çöküşü ile başlayan ve Dağlık Karabağ bölgesinin statüsü üzerine yoğunlaşan bir dizi anlaşmazlıkla derinlik kazanmıştır. 2020 yılında yaşanan 44 günlük savaş sonrasında Azerbaycan, önemli toprak kazançları elde etmesine rağmen kalıcı bir çözüme ulaşamamıştı. Trump döneminde Kafkasya'da ön plana çıkan normalleşme çabaları, mevcut anlaşmanın temel taşlarını oluşturuyor. Ülkelerin liderlerinin siyasi iradeleri ve uluslararası aktörlerin destekleyici rolleri, bu yeni dönemde belirleyici olacak.
Anlaşmanın arkasında, Türkiye ve Rusya gibi bölgesel güçlerin yanı sıra Amerika Birleşik Devletleri’nin de olduğu bazı uluslararası aktörler bulunuyor. Türkiye, Azerbaycan’ın yanında yer alarak Kafkasya’daki etkisini artırırken, Rusya da Ermenistan'ın güvenliğini sağlama taahhüdünde bulunmuştur. Bu dengenin sağlanması, bölgedeki barışın kalıcılığı açısından kritik bir rol oynayacaktır. Ek olarak, Avrupa Birliği’nin barış sürecine dahil olması, demokratik değerlerin ve insan haklarının önemini vurguluyor.
Bölgedeki gelişmelerin yalnızca iki ülkeyi değil, geniş kapsamda uluslararası ilişkileri etkilediği aşikar. Anlaşmanın sağlanması, diğer çatışma bölgeleri için de bir örnek teşkil edebilir. Bu bağlamda, sürdürülebilir barışın sağlanması için atılması gereken adımlar, yalnızca tarafların müzakereleriyle sınırlı kalmayıp, tüm uluslararası camianın işbirliğine ihtiyaç duyduğunu gösteriyor.
Sonuç olarak, Trump'ın Kafkasya'da aradığı barışı bulma çabaları ve Azerbaycan-Ermenistan arasındaki bu tarihsel anlaşma; sadece bölge için değil, global barış ve güvenlik açısından da büyük bir umudu simgeliyor. Kafkasya'da kalıcı barış, iki ülkenin halkları için de önemli bir fırsat sunmaktadır. Şimdi her iki tarafın bu fırsatı değerlendirmesi ve kalıcı bir barış ortamı oluşturması, uluslararası gündemin önemli bir maddesi haline gelecektir.