Şırnak’ın cennet köşelerinden biri olan Cizre, yalnızca tarihi ve kültürel zenginlikleriyle değil, ilginç bir hikaye ile de gündeme geliyor. 16 yıl önce çiftçilik yapmak üzere yola çıkan Bahar ve Ali Yılmaz çifti, hayalleri doğrultusunda dünyayı keşfetmek için cesur bir adım attı. Bu süreçte, hayvanlarının masraflarını karşılamak amacıyla gezilerini sürdüren Yılmaz çifti, toplamda 6 kıtada 40 ülkeyi görmüş durumda. Eşsiz bir deneyim sunan bu yolculuk, hem tarım sektöründeki sıkıntılara hem de seyahat tutkusuna dair ilginç bir örnek olarak dikkat çekiyor.
Ali Yılmaz, çiftçilikle uğraşırken, bir yandan da dünya üzerindeki yerleri keşfetme isteği merkezi bir rol oynadı. 16 yıl önce Cizre’deki tarlasına ineklerini alarak, kendine bir hobi edinmeye karar verdi. Burada, hayvanlarının masraflarını karşılamak için tarım yaparken, seyahat için de bir fırsat oluşturmak istiyordu. Ali ve Bahar, işlerinin yanı sıra, bu inekleri aracılığıyla kazandıkları gelirle yola çıkmaya başladılar. İlk seyahatleri Türkiye'nin çeşitli şehirleri oldu; ancak zamanla yurtdışı planlarını gerçekleştirme kararı aldılar.
Çiftin ilk uluslararası uçuşlarından biri, göz alıcı doğal güzellikleriyle bilinen Avrupa’nın çeşitli bölgeleri oldu. Yılmaz çifti, İtalya'nın tarihi şehirlerinden Fransa’nın romantik köylerine, İspanya'nın canlı atmosferinden Yunanistan'ın büyüleyici adalarına kadar pek çok yeri ziyaret etti. Her seyahat, onlara yeni dostluklar, kültürel zenginlikler ve hayvanlarının masraflarını karşılayacak kazanımlar sundu. Seyahatleri sırasında gördükleri ülkelerin kültürel değerlerini ve yaşam tarzlarını yerinde gözlemleyerek kendilerine yeni bir bakış açısı kazandırdılar.
Ali ve Bahar'ın hikayesi, sadece seyahat tutkusunu değil, aynı zamanda Anadolu'nun tarımsal potansiyelini de gözler önüne seriyor. Çift, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın destek programlarından faydalanarak çiftçilikteki verimliliklerini artırdı ve ineklerinin sağladığı gelirle seyahatlerini sürdürebildi. "Seyahat etmek, hayvanlarımız sayesinde bize kazandırılan bir özgürlük," diyen çift, dünyanın her yerinde hayvanların algılanışını ve tarımsal uygulamalarını gözlemleyerek, düşündüklerinden daha fazla şey öğrendiklerini ifade ediyorlar.
Versatilite, çiftin kahramanı oldu. Çift, oldukça farklı coğrafyalara ayak basarak kendilerine çarpıcı hikayeler topladı. İneklerinin sağladığı katkılarla onca mesafe kateden Yılmaz çifti, seyahatlerinin yanı sıra, bulundukları yerlerde çeşitli sosyal sorumluluk projelerine de katkıda bulundular. Gittikleri ülkelerde tarım ve hayvancılık üzerine yapılan projeleri destekleyerek, tarımsal kültürleri daha iyi anlamaya çalıştılar. Bu tecrübelerinin sonunda, hem çiftçilik hem de seyahat üzerine çok sayıda seminer ve atölye çalışması da gerçekleştirdiler.
Şırnaklı çiftin hikayesi, bağımsız bir ruhun ve hayallerin peşinden koşmanın en güzel örneklerinden biri. Günümüz dünyasında pek çok kişinin aklında olan ama bir türlü hayata geçiremediği gezi hedefleri, Yılmaz çifti sayesinde somut bir başarı hikayesine dönüştü. Onlar için gezmek, sadece yeni yerler görmek değil, aynı zamanda farklı kültürlerde hayvanların ve tarımdaki yeniliklerin nasıl uygulandığını öğrenmek anlamına geliyor. Kültürel alışverişin önemli olduğu bu geziler, onların hayatında sadece birer seyahat değil, aynı zamanda unutulmaz anılara da dönüşüyor.
Sonuç olarak, Bahar ve Ali Yılmaz çifti, tarım sektöründeki başarı hikayeleri ile birlikte, özgürlüklerinin ve hayallerinin peşinde koşmanın ne kadar güzel olduğunu vurguluyor. Kendi hikayeleri ile pek çok insana ilham kaynağı olan çift, ileride daha fazla ülke gezip egzotik yerler keşfetmeyi umuyor. Bu seyahatlerinin onları nasıl şekillendirdiğini ve yeni maceralara kapı araladığını görmek, birçok insan için cesaret verici bir yolculuk hikayesidir. Bilinmelidir ki, yaşam sadece bir yere bağlı kalmakla sınırlı değildir; hayallerin peşinden gitmek, insanı özgürleştirir ve yaşamı dolu dolu yaşama fırsatı sunar.