Karadeniz Bölgesi'nin güzide şehirlerinden biri olan Rize, geçen hafta yoğun bir şekilde gerçekleşen yağışlarla boğuşmaya başladı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü, bölge için yaptığı hava durumu uyarıları sonrası, 24 saat içinde metrekareye 100 mm’nin üzerinde yağış düşmesi, bazı bölgelerde ise bu rakamın 200 mm'yi bulmasıyla birlikte, Rize'de hayat felç oldu. Elde edilen verilere göre, bu durum acil durum ilan edilmesine zemin hazırladı ve yerel yönetimlerin bir dizi önlem almasına sebep oldu.
Şiddetli yağışların ardından Rize şehir merkezinin yanı sıra, Ardeşen, Pazar, Fındıklı ve Çamlıhemşin ilçeleri de sel ve su baskınlarından ciddi şekilde etkilendi. Aniden yükselen su seviyeleri, birçok iş yerini, tarım arazilerini ve konutları tehdit ederken; yollar da trafiğe kapandı. Söz konusu sel felaketi, Rize’nin doğal güzelliklerini de derinden sarstı. Tarihi köprülerin ve değerli yapıların zarar gördüğü bildirildi. Rize Valiliği tarafından yapılan açıklamada, acil durum ekiplerinin olumsuz hava şartlarıyla mücadele etmek için seferber olduğu ve öncelikli olarak vatandaşların güvenliğini sağlamak için gerekli tedbirlerin alındığı ifade edildi.
Rize'nin dağlık arazisi, bu tür durumlarda heyelan riskini artırıyor. Devasa yağmur sularının yamaçlardan hızla aşağıya inmesi, zemin yapısının kaymasına yol açarak heyelanları tetikleyebiliyor. Rize Belediyesi, halkın güvenliği için heyelan yaşanabilecek bölgelerde uyarılarda bulundu. Güvenlik önlemleri kapsamında, riskli bölgelerden bu kaçan vatandaşlar için barınaklar oluşturuldu. Ayrıca, tarım alanlarındaki zarar tespit çalışmaları başlatılarak, çiftçilere destek olunması planlanıyor. Rize'deki bu sel felaketi, iklim değişikliği ve yerel çevre koşullarının ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Uzmanlar, iklim değişikliği ile birlikte artan olumsuz hava koşullarının sık sık tekrar edeceği konusunda uyarıyor.
Gelecekte benzer olaylarla karşılaşmamak için hem devletin hem de yerel yönetimlerin altyapı çalışmalarını hızlandırması ve vatandaşların bilinçlendirilmesi gerekiyor. Rize’nin bu ağır hava koşulları ile mücadelede yalnız olmadığını unutmamak önem taşıyor. Ülke genelinde doğal afetler ile mücadele deneyimine sahip olan çeşitli sivil toplum kuruluşları ve gönüllü gruplar, Rize'ye destek vermek için seferber olmuş durumda. Kısa süre içerisinde ihtiyaç sahiplerine yardım ulaştırılmaya çalışılıyor.
Bölge halkının bu tür doğal afetlere karşı hazırlıklı olması ve önlemler alması gerektiği, daha önceki sel olaylarında elde edilen deneyimlerle iyice netleşmiştir. Rize’de meydana gelen son sel felaketi, halk ve yetkilileri doğal afetlere karşı dayanıklılığı artıracak projeler geliştirmeye yönlendirmektedir. Yağışların ardından iklim değişikliğiyle mücadelede atılması gereken adımlar, gelecek nesillere yaşanabilir bir çevre bırakmanın en büyük güvencesi olacaktır. Başta Rize halkı olmak üzere tüm Türkiye’nin bu süreçte bir arada olmasının büyük bir önemi vardır. Doğanın güçleri karşısında birlik olmak, zor günlerde hepimizin elini taşın altına koymasını gerektirir.