Son günlerde medyada çarpıcı bir kaybolma olayı gündem oluşturdu. Geçtiğimiz hafta düzenlenen bir güzellik yarışmasında birinciliği elde eden 22 yaşındaki Eylül Arslan, kısa bir süre içinde kayıplara karıştı. Eylül, hem yarışmanın şampiyonu olarak hem de sosyal medya fenomeni olarak dikkatleri üzerine çekmişti. Ancak, bu mutlu haberlerin gölgesinde yaşadığı bu beklenmedik olay, hayranlarını ve ailesini derin bir endişeye sürükledi.
Eylül Arslan, 22 yaşında, İstanbul’da doğup büyümüş ve genç yaşta gösterdiği güzellik ve yetenekleriyle çeşitli yarışmalara katılmış bir isim. Geçtiğimiz hafta sonunda düzenlenen İstanbul Güzellik Yarışması'nda jürinin beğenisini kazanarak gözlemci ve hayranları için sürpriz bir zafer elde etti. Ülke çapında birçok hayran kitlesine ulaşan genç kadın, takipçilerine yüzlerce pozitif mesajlar, güzellik ipuçları ve yaşam tarzı önerileri sunarak onları etkiledi. Yarışma sonrası kazandığı taçla mutluluğunun doruklarında olduğu videoları paylaşan Eylül, kısa zamanda sosyal medyada viral hale geldi.
Ancak, büyük başarılarının gölgesinde bir olay gelişti. Eylül, yarışma sonrası yaşadığı mutluluğu paylaşırken aniden sosyal medyadan uzaklaştı. Ailesi ve arkadaşları, onun hayatının bu döneminde mutlulukla dolu olmasını beklerken, kaybolması büyük bir paniğe sebep oldu. Eylüllerin buluşma noktası haline gelen sosyal medya hesaplarından mesaj gönderildi. Kaybolduğu haberleri ile birlikte, ailesi de durumu derhal yetkililere bildirdi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü, genç kadının izini sürmek için hemen harekete geçti. Güzellik yarışmalarında birincilik elde eden Eylüller, genellikle göz alıcı güzellikleriyle öne çıkarken, Eylül’ün kaybolması herkesi derinden etkiledi.
Bir hafta içinde yaşanan bu olay, güzellik yarışmalarının sadece bir eğlence olmadığını, aynı zamanda katılımcıların duygusal ve psikolojik olarak da derin bir baskı altında kalabileceklerinin altını çizerken, spor camiası ve medya organları da Eylüller hakkında haberler yapmaya başladı. Bu olay sonrası bir çok benzer olayın yaşandığı düşünülerek, güzellik yarışmalarında katılımcıların sağlığına dair yeni önlemler alınabileceği düşüncesi oluştu.
Aile, Eylül’ü bulmak için sosyal medyada kampanya başlatarak, genç kadının izini süren kişilerden yardım istediklerini belirtti. Birçok takipçisi ve hayranı da #EylülüUnutma hashtag'i altında bu çağrıya destek vererek Eylül’ün bulunması için toplumsal bilinci artırmaya çalışmaktalar. Kamuoyundan gelen destek ve çağrılar, Eylül’ün bir an önce bulunması için umutlar oluşturdu.
Güzellik yarışmaları, görünümün ötesinde genç kadınların kendilerini bulma ve kendilerini ifade etme arayışında oldukları ortamlar olarak kabul ediliyor. Eylüllerin yarışmalara katılımlarındaki temel amaçları yalnızca güzellikleri ile anılmak değil, aynı zamanda özgüven kazanmak ve toplumsal sorunlara dikkat çekmekti. Ancak yaşanan bu talihsiz olay, bu yarışmaların üzerindeki baskının ne kadar büyük olabileceğini ve dikkat edilmesi gereken birçok konunun olduğunu bizlere tekrar hatırlatıyor. Eylül Arslan’ın kaybolduğu gün ve sosyal medyadaki sessizliği, aslında gençlerin ne kadar kırılgan olabileceğinin ve çevrelerindeki baskılara ne kadar maruz kaldığının bir göstergesi.
Şu an için Eylüller’in nerede olduğu bilinmiyor. Ancak toplum ve yetkililerin bu konudaki hassasiyetini artırması gerekiyor. Güzellik yarışmalarındaki baskı, yalnızca fiziksel görünümden ibaret olmayıp, aynı zamanda psikolojik bir yapı içinde de şekillenmektedir. Gençlerin sağlığına dair daha fazla önlem alınması, böyle durumların önüne geçilmesi ve genç yaşta kayıpların engellenmesi adına kritik öneme sahiptir. Eylüllerin geri dönmesi ve kaybolduğu andan itibaren başlayan belirsizliği sona erdirmesi için herkesin duyarlı olması ve destek vermesi, bu tür olayların önüne geçilmesi adına oldukça önemlidir.
Aile ve arkadaşlar, Eylül’ün bulunması için ümitle beklemeye devam ederken, sosyal medya üzerinden herkesin bu konuya dikkat çekmesi ve destek vermesi adına çabaları sürüyor. İstanbul’da olduğu bilinen Eylül Arslan'ın en kısa zamanda sağ salim geri dönmesini temenni ediyoruz. Eylül'ün hikayesi, umut dolu bir sona doğru giderken, unutmamamız gereken bir mesajımız olduğunu da hatırlatıyor: Karşılaştığımız sıkıntıları, hiçbir zaman yalnız yaşamamalıyız ve destek almanın her zaman yollarını aramalıyız. Umutla bekliyoruz.