Gelişen teknoloji ve değişen pazar dinamikleri, kadın girişimcilerin önünü açmaya devam ediyor. Geleneksel iş kollarında yer alan pek çok kadın, ailelerinin geçmişine atıfta bulunarak kendi girişimlerini kurmaya karar veriyor. Bu bağlamda, eşinin ata mesleği olan geleneksel el işlerini modern bir yaklaşımla harmanlayarak iş hayatına atılan Zehra Yılmaz, dikkat çekici bir başarı hikayesinin sahibi oldu. Hibelerden faydalanarak girişimini geliştiren Yılmaz, kısa sürede ürünlerini 24 farklı ülkeye ihraç etmeyi başardı.
Zehra Yılmaz, eşinin yıllardır sürdürdüğü geleneksel el sanatı çalışmalarını daha modern bir yaklaşımla yeniden yorumladı. Kendi tasarımlarını ve tekniklerini geliştirirken, bu süreçte girişimcilik eğitimi alarak iş planını oluşturmaya koyuldu. Yılmaz, “Eşimin de desteğiyle el sanatlarımızın günümüzde yeniden değer kazanabileceğine inanıyordum. Hibeler sayesinde bu hayalimi gerçekleştirme fırsatı buldum” diyor. Özellikle, kadınların el emeklerini değerlendirecekleri modeller geliştirmesiyle ürün yelpazesini genişleten Yılmaz, bölgesel zenginlikleri global pazara sunmayı hedefliyor.
Geleneksel yöntemlerle üretilen ürünleri, modern tasarım unsurlarıyla birleştirerek ortaya çıkarttığı koleksiyon, kısa zamanda hem yerel hem de uluslararası platformlarda ilgi odağı haline geldi. Zengin kültürel mirasımızı yansıtan ürünlerini, online platformlarda satışa sunmaya karar veren Yılmaz, sosyal medyanın gücünden de yararlanarak geniş bir müşteri kitlesi oluşturmaya başladı.
Zehra Yılmaz’ın hedefleri büyük! Hibelerle başladığı bu yolculukta, yerli satışların yanı sıra yurtdışındaki potansiyel müşterilere ulaşmayı başararak ihracatın kapılarını araladı. 24 farklı ülkeye ihraç edilen ürünleri, özellikle Avrupa ve Kuzey Amerika pazarlarında ilgiyle karşılanıyor. Yılmaz, “Hedefim her geçen gün daha fazla ülkeye ulaşmak ve yerel üretimi global ölçekte temsil etmek” diyerek vizyonunu paylaşıyor.
Yılmaz’ın hikayesi, kadın girişimcilerin hayallerini gerçekleştirmesi konusunda bir örnek teşkil ediyor. Bireysel çabalarının yanı sıra, kadın destek kuruluşlarından aldığı eğitimler ve hibeler de başarıda önemli bir rol oynadı. “Hibe alarak edindiğim sermaye, işimi büyütmemde büyük katkı sağladı,” diyen Yılmaz, diğer kadın girişimcilere de cesaret vermek için deneyimlerini paylaşmaya açıktır. Eğitimler ve destekler sayesinde pek çok kadın girişimci, hayallerinin peşinden gitme fırsatı bulabiliyor.
Zehra Yılmaz’ın başarı hikayesi, sadece kendi sınırlarını aşmakla kalmayıp, aynı zamanda çevresindeki kadınlar için de bir ilham kaynağı oldu. Yılmaz, kadınların kendi potansiyellerini keşfetmesine ve yeteneklerini kullanarak kendi işlerini kurmalarına yardımcı olması gerektiğini düşünüyor. “Biz kadınlar, yeteneklerimizi ve güçlerimizi fark ettiğimizde neler yapabileceğimizi bütün dünya görecek” diyor.
Sözlerini, “Hedefim, kadınların kendi işlerini kurarken ve büyütürken karşılaştıkları finansal zorluklara çözüm önerileri sunmak,” diyerek sürdürüyor. Uzmanlar, Yılmaz gibi kadın girişimcilerin desteklenmesinin, yerel ekonomiyi güçlendirmek ve cinsiyet eşitliğini sağlamak için hayati öneme sahip olduğunu vurguluyorlar.
Sonuç olarak, Zehra Yılmaz’ın hikayesi, geleneksel mesleklerden modern girişimciliğe geçişin harika bir örneği olarak öne çıkıyor. Hibeleri ve eğitim desteğini başarıyla kullanarak kendi işini kuran Yılmaz, sadece kendi hayalini gerçekleştirmekle kalmayıp, kadın girişimcilerin cesaret bulmasına da yardımcı oluyor. Şimdi sıra, onun gibi hayalleri olan diğer kadınlarda! Her biri kendi hikayesini yazarak, topluma katacakları değerlerle dolu bir gelecek oluşturabilirler.