İnsanlık hali olarak tanımlanabilecek pek çok affedilmez olayla karşılaşmak, toplum olarak bizleri derinden yaralıyor. Gün geçmiyor ki şiddet mağduru masum bireylerin acı dolu hikayelerini duymayalım. Son günlerde yaşanan bir olay, bu acı gerçeği bir kez daha gözler önüne serdi. İki yaşındaki kızına şiddet uygulayan bir babanın tutuklanması, hem toplumu hem de güvenlik güçlerini şok etti. Bu olay, aile içindeki şiddetin kabul edilemez boyutlarını gözler önüne seriyor ve konunun ciddiyeti üzerinde durulması gerektiğini vurguluyor.
Olay, geçtiğimiz günlerde yerel bir mahallede meydana geldi. Komşularının seslerin geldiğini duyduğu bir evden, ihbar üzerine hemen güvenlik güçleri olay yerine intikal etti. Çocukların yetiştirilmesi, anne-baba olmak sorumluluğu ağır bir yük olsa da, bu yükü şiddet yoluyla taşımak asla kabul edilemez. Ekipler olay yerinde yaptıkları incelemeler sonucunda, 2 yaşındaki kız çocuğunun bedensel ve ruhsal olarak ciddi yaralar aldığını tespit etti. Gözaltına alınan baba, ilk sorgulamada olan biteni inkar etmeye çalıştı. Ancak, komşularının ifadeleri ve çocuğun durumunu gösteren rapor; babanın şiddet uyguladığına dair açık bir delil sundu.
Bu trajik olay, sadece bir ailenin değil, bütün bir toplumun yüreklerini parçaladı. Çocuklara yönelik şiddet, ne yazık ki sıkça karşılaşılan bir durum. Çocukların, en temel hakları olan yaşam, sevgi ve güven duygusuna erişememesi, sadece mağdurların yaşamını değil, yanı başlarındaki toplumu da etkiliyor. İki yaşındaki kız çocuğunun başına gelenler, ebeveynlerin şiddet konusunda yanlış bilgilere sahip olduklarını gözler önüne seriyor. Şiddetin yanlış bir çözüm olmakla kalmayıp, çocuklara dolaylı yoldan büyük travmalara yol açtığını unutmamak gerekiyor.
Bu tür olayların ardından, yetkililere düşen en büyük sorumluluk, aile içindeki şiddete karşı kamuoyunu bilgilendirmek, farkındalığı artırmak ve gerekli önlemleri almaktır. Eğitim ve sosyal hizmetlerin güçlendirilmesi, aile içi şiddetin önlenmesi için kritik bir aşama olacaktır. Toplumun her kesiminin bu konuda duyarlı olması ve şiddet karşısında sesini yükseltmesi gerekiyor. Unutulmamalıdır ki, çocuklar yarının büyükleri ve bu toplumun temeli! Onlara en iyi eğitimi sunmak, sağlıklı bir gelecek için atılacak en büyük adımdır.
Gözaltına alınan baba, çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı. Adaletin tecelli etmesi umuduyla, toplumun bu konuda daha duyarlı olması, çocuğun geleceği için hayati öneme sahip. Her ne olursa olsun, çocukların suistimale uğramasının önüne geçmek, sadece ailelerin değil, tüm toplumun ortak sorumluluğu. Aile içindeki sorunların çözüm yolu, şiddet değil; iletişim, sevgi ve destek olmalıdır. Bu tür olayların bir daha yaşanmaması dileğiyle, herkesi sükunet ve anlayış içinde hareket etmeye çağırıyoruz.